MASAMIN ÜSTÜ

Bu görüntü bir kısmı, diğer tarafını fotoğraflamaya cesaret edemedim. Bu elişlerimi yaptığım yer, ofis işlerimi yaptığım masama bunları taşımamaya çalışıyorum. Orası da çok farklı değil gerçi. Yani ortalık darma duman ama ne yapayım "hastayım" değilmi? Değil... biliyorum ben hep dağınık bir insan oldum, kabul etmeliyim. Bir de çocuk bu ortama eklenince dağınıklığım gözüme batar oldu. Yılın bu zamanları bu daha çok gözüme batıyor sanki. Listeler yapmam gerektiğini hatırlatıyor bana. Uzunca, aklıma gelen, takılan, herşeyi listelemek, bir sene sonra artık geçerliliğini kaybetmiş ama o zaman kafama takılan bir şeyin üzerini listemede çizerken mutlu olmak. Polyanna' lık konusunda tavan yapıyorum bazen farkındayım ama olsun kime zararım var ki?
Konuyu değiştiriyorum Bilge bugünlerde çok komik, kimi görse annemin adı şu, babamın adı bu diyor.Ardından ekliyor babam annemin kocası, annem de babamın karısı diyor."Ben babanın zevcesiyim diyince, kızıyor yok zeytini filan değilsin karısısın sen onun" diyor:))) Koca nerelisin sorusunu ve "Ordu'luyum" cevabını öğretmeye çalışırken ben gizliden "dünyalıyım " cevabını işliyorum inceden inceden:))
Bu arada daha iyiyim, hala takırdıyorum ama her yanım ağrımıyor artık. Arada sebepsiz bir hüzün dalgası geliyor, ben kovalıyorum, yine geliyor....yine kovalıyorum...

Yorumlar

  1. Kovala gitsin, sokma hüzünleri falan dünyana. Hastasın da ondan, insan hasta olunca iki kat duygusallaşıyor. Bu yapışık hastalık insana bir geldi mi tövbe gitmek bilmiyor onun için yüz verme:) Hem bak yılbaşı da geliyor ortalık şenlenir.
    Sağlıklı günler dileğiyle Bilge'yi ve seni çok öpüyorum...

    YanıtlaSil
  2. Ablacığım, öyledir değil mi? Aslında hüzün de kötü değil belki yaşadığını hatırlatıyor insana, insan olduğunu ne bileyim öyle işte. Bilge de ben de (hastalığım kimseye bulaşmıyor Allah'tan) kocaman öpücükler yolluyoruz.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder