MİSKİN HAFTASONU

Cumartesi öğlene doğru, rüzgarlı ama ılık bir havaya attık kendimizi Bilge'yle. Önce bana kitaplar aldık, sonra piyangocudan biletimizi değiştirdik. Dört tane yeni bilet ve bir kazı kazan aldık. Bilge pek bir heves kazıdı, derken bir kazı kazan daha çıktı. Hem kazıyım hem yürüyüm derken yere kapaklandı ve kazı kazanın hiç de iyi birşey olmadığına karar verdi. Ağlamasını durdurmak için bir çocuk giyim mağazasına girdik. Gözyaşlarını silip, terliklerine tav olduğu bornozu aldırdı bana, yani kazı kazan hiç mantıklı birşey değilmiş ben de anladım böylece:))
Kursa gittik, o dersine girdi. Biz de üç arkadaş karakalem dersine girdik. Bizden yaşça çoook küçük (biri on, biri onyedilerde ) çocuklarla çizim yaptık. Veletlerin çizdiklerine sinir ola ola birşeyler ciziktirdik. Ama hocamız yüreklendirdi, daha iyi olacak dedi.
Pazar günü yağan yağmurla eve kapattık kendimizi. Baba kız ve kedi akşama kadar çizgi film izlediler. Ben de kitap okudum. Arada kızımla kek yaptık, afiyetle yedik. Yatarken de"yaşasın miskinlik" dedik:)) Hepimize güzel bir hafta diliyorum.

Yorumlar

  1. valla pekte miskinlik yapmamışsınız canım. kekler pişmiş kurslara gidilmiş. ne güzel geçirmişsiniz.allah hep mutlu etsin.sevgiler

    YanıtlaSil
  2. daha ne olsun, en kötü hafta sonun böyle geçsin:)))

    YanıtlaSil
  3. Bilge hızla büyüyor, gitgide daha da güzelleşiyor maşallah:)) Pek de hamarat:)

    YanıtlaSil
  4. Mirimah aslında soğuk Ankara için keyifli bir miskinlikti.Akşama kadar öyle bir oturmuşum ki bir kitap bitirdim, ondan miskinlik diyorum:))

    YanıtlaSil
  5. Noblesse amin valla, doğru söylüyorsun

    YanıtlaSil
  6. Nederet ablacığım sağol büyüyor hem de başımı döndüren bir hızla. Kek diyince bana elimi sürdürmüyor. Malzemeleri yanına bırakıyorum, sadece kalıba koyup fırına yerleştirme işi bana ait:))

    YanıtlaSil

Yorum Gönder