Çok duygusal bir hikaye

Şimdi ben yine iki fotoğrafın arasına yazı yazmayı beceremedim. Neyse başlıkta ki duygusal hikâyeye başlayayım. Geçen sene çok fena hastalanmıştım. Domuz gribinden hallice iğrenç bir grip olmuştum. Bir de üstüne misafir falan ağırlamıştım,(duygusal kısmı burası değil) Neyse o ara eczaneye girip reçetimi alırken gördüm "yılbaşı çiçeği(zygocactus)"(umarım doğru yazmışımdır) Nasıl güzel pencere kenarında, ikinci fotoğraftaki çiçeklerin fuşyasını hayal edin. Beni sümüklü ve acınası halde çiçeğe bakarken gören eczacı hanım iki dal koparıp elime vermişti, dikeyim diye. Eve gelince hemen diktim. Sonra yavaştan birbirimize alıştık. Şuan ilk fotoğraftaki gibi, her gün daha çok büyüyor. Geçen gün eczaneye girdiğimde annesini yine açmış bütün çiçeklerini salına salına arz-ı endam eylerken gördüm. Bayıldım, bayıldım... Yine saf saf bakmışım eczacı hanım bana doğru dönüp" bir kaç dal vereyim de dikin" dedi.(duygusal kısmı burada başlıyor) "Aaaa yok gerek yok onun kızı var bende, baya büyüdü" dedim.Kadıncağız "hı????" şeklinde bakınca, anlattım geçen sene verdiği dalların büyüyüp serpildiğini... Ya demek ki, bizim kızda büyüyecek, güzel çiçekler verecek diye düşündüm bu sabah pencereden bakarken. Kar felan bünyeye pek iyi gelmiyor yani, ciddi duygulanıyorum, neyse gideyim de biraz çalışayım:((

Yorumlar

  1. Bende de var bu çiçekten neredeyse 8 sene olacak hiç açmadı ama sanırım şu an oturduğumuz evi beğendi son 3 senedir coştu kudurdu adeta senede 2 defa açıyor hatta geçmek üzere şu anda.

    YanıtlaSil
  2. Ama gerçekten çok güzel bu çiçekler :)

    YanıtlaSil
  3. Sevdacığım,
    Yakında senin kızın da allı renklerle donanır.
    Çok tatlı. :)

    YanıtlaSil
  4. Bir de diyecektim ki; iki resim arasına yazı yazmak için, yazını html seçeneğinden araya girebilirsin ya da ilk resmi yükleyip yazıyı yazıp diğer resmi daha sonra yazının altına tıklayarak yükleyebilirsin. ;)

    YanıtlaSil

Yorum Gönder