31 Mart


Sabahları ilk fırsatta yapacaklarımı sıralıyorum günlük  vari bir deftere. Bilge' ye de böyle bir liste yapıyordum.Üzerini değiştir maddesini görünce, başka bir pijama giydiği gün tüm hevesim kırıldı.
İsterse kendi yapsın deyip listeme döndüm.

Kahvaltı sonrası tam kitabımı alıp, bugün bitiririm diye düşünürken ve listemin başına kitabı bitir yazmışken telefonum çaldı. Ekranda kayınpederin aradığı yazıyor. Uzun zamandır beni yanlışlıkla aramıyor, Koca' yla her gün konuşuyorlar. Ben hafta da birkaç kez kayınvalideyi arıyorum. Neyse telefonu açtım. Lafı dolandırmaz zaten, iyilik güzellik faslını çabuk geçip konuya geliyor. Benim köye gitmem lazım diyor. Kendisi 84, eşi 77 yaşında. İki sene evvel tüm çocuklarından, torun tombalaktan en uzak noktaya Samsun'a taşındı( Antalya' dan) Uzun süredir yazları köyde ( Ordu ili, Akkuş ilçesi Çavdar köyü) geçiriyor. Geçen yaz önce akciğer embolisi, sonra kalp krizi geçirerek ve hastaneye son anda ambulansla yetiştirilerek ödümüzü koparttı. Televizyonda izlemiş şehirler arası yolculuk iznini internetten halledebiliyormuşuz , hadi bir hallediver dedi. Hayatta en son sevimlilik yapacağı insan benim. Allah var ikimizde birbirimizi pek sevmiyoruz lakin yirmi yılı çoktan devirdik. Yani alıştık birbirimize. Ama bak durum bildiğin gibi değil diyecek oldum boşver sen bunları dediğimi yap deyip kapattı telefonu. Haydaaa dedim, bu da nereden çıktı.Bir taraftan da üzülüyorum. Neyse araştırdım tabi ki onun zannettiği gibi değil. Koca' yı aradım, durumu anlattım. Ara da bir anlat dedim, bana hayatta başarılar dileyerek kapattı telefonu, delireceğim... Aradım durumu anlattım, biraz düşündü o zaman emekli maaşımı getirsinler o işi hallet diyerek banka bilgisini yarım yamalak verdi. İnanın bundan sonra ben de ipler koptu. Samsun valiliginden, kaymakamlığa, sonsuz meşgul vefa masasına kadar aramadığım kimse kalmadı ve en son verdikleri numarayı düşünebilen var mı bilemiyorum...Bu sefer bankayı arayayım dedim,telefona cevap veren yok. Tepem attı, görümcemi arayıp diğer kardeşlerini de aramasını ve babalarını ikna etmelerini rica ettim. ( Çok salak bir konuşmaydı)
Tekrar kayınpederi aradım, kesin kızmış kayınvalide açtı telefonu. Durumu anlattım, güvendiği bir komşusunun hesap numarasını almasını, ona para yollayacağımı söyledim. O da paraya yolda ihtiyaç olur diye düşünmüştük , şimdi paraya ihtiyacımız yok dedi. Derin bir nefes aldım peki deyip kapattım telefonu. O ara online yoga dersi başlamak üzereydi. Bilge kendi odasında, ben salonda bir saate yakın yoga yaptık. Efes koridorda yayılmış yatıyordu. Yoga yaptığımızı fark etmedi:)) Ders bitti, nasıl iyi hissettim.
Yemek yaptım.
Efes' i parka çıkarttık. Bizimkileri gördüm birbirimize çok yaklaşmadan sohbet ettik. Köpekler koşturdu. Leylak ağaçlarına baktım iyice tomurcuklanmışlar. Yan tarafta çiçekli bir ağaç vardı, ne ağacı olduğunu çok çıkartamadım. Elimi gövdesine koydum, gözlerimi kapattım, yavaş yavaş nefes alıp verdim...o kadar iyi geldi ki...

Eve dönünce biraz haberleri izledim. Baktım sinirlerim bozuluyor, kitabımı alıp yattım. Kötü Adamın On Günü beklediğim gibi hoş bir kitap. İyi Adamın On Günü' de çok güzeldi zaten.

Hiçbir şey izlemedim ve sanırım dinlemedim de...

Sonra uyuya kalmışım...

Yorumlar

  1. Televizyonlarda bangır bangır bağırıyorlar, yok market alışverişi yok bilmemne diye... Ama iş halletmeye gelince kimseye ulaşamıyoruz. Ben de geçenlerde annem için denedim aynı yolu banka için. Kimseye ulaşamadım :\

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen Şebnemcim nasıl canım sıkıldı, nasıl üzüldüm anlatamam.

      Sil
  2. Allah allah nerden aklına düştü köyü, yaşlanınca bin bir şeyle
    savaşıyorsun. çok üzülüyorum hepsine. benim kayınpederde 85 yaşında. cumadan
    cumaya alışveriş yapacağımızı bir daha çıkmayacağımzı söyledik, ne ihtiyaçları
    varsa yazıp biriktirsin dedik ve cuma yaptık . pazar tekrar arıyor şunu
    şunu isterim diye. kızıyor eşim niye cumadan söylemedin diye. sonra
    düşünüyorumda ne diye kızdık ya bugün varız yarın yokuz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu zamanlar sürekli gittiği için aşı yapması gereken ağaçlar varmış, bir de fındık ağaçlarının diplerini gübrelemesi gerekiyormuş. Çok üzüldüm inan insan o yaşta bunları yaşamamalı...

      Sil

Yorum Gönder