Park kaçamağı

Bilge' yi yürüyüşe ikna etmem düşündüğüm kadar zor olmadı. Parkın girişinde kulaklıklarını taktı. Biraz bozuldum ama belli etmedim. Ben de kulaklıkları mı takıp, sabahtan yaptığım çalma listesini açtım. 
Parkın kuzeye bakan yerlerinde kar gördüğüme şaşırdım. Hava kapalı ve insanı titrtecek derecede rüzgarlıydı. Kazağımın kapişonunu da kafama geçirdim.
Gördüğüm her köpeği sevdim. Parktaki ağaçlara, ağaçlardaki bir dolu kuş yuvasına baktım.

 Parkın çıkışında Bilge kulaklığını çıkarttı. Yeşilken daha güzeldi dedi. Haklısın dedim, ama kışın da güzel yanları var. Her şey kıpırdamaya başladı.Doğanın bahara nasıl geçtiğini seninle  gözlemleriz, gelebilirsek her hafta geliriz buraya.Sevindi sanki...Ona söylemedim Ankara' nın bir anda geliveren baharını ne çok sevdiğimi...Bir gecede, sihirli bir el değmişçesine süslenen ağaçları görmenin beni her yıl nasıl heyecanlandırdığını. Kendimiz dışında kocaman bir dünyanın bir parçası olma hissini ve günlük kaygıların uçup gitmesini...

Bakalım o nasıl hissedecek...

Yorumlar