Yıl biterken...


Yılın bu zamanları hayatım envanterlerle doluyor. Şirket envanteri çıkartmak, hesapları kapatmak, stokları saymak, bla bla bla...yaklaşık iki ayımın içine ediyor. 
Keyifli tarafına gelince " bu yıl neler yapmışım" sorusunun cevaplarını düşünürken buluyorum kendimi. Yılbaşı gecesine kadar.Aslında komik, belki de boşuna kasıyorum kendimi. 

Nihayetinde "zaman" dediğimiz olgunun felsefi yanına düşününce Bilge' nin pazar gününden sonra bir gün daha olsaymış önerisine "zıbartesi" günü gibi isim bulmak çok mantıksız gelmiyor.:)) Neyse gerçeklere dönünce bu sene geçen seneki kitap okuma hızımı yakalayamadım. Geçen yılı 76 kitapla bitirmiştim. Şimdiye kadar 74 kitap okumuşum.  Geçen yılı yakalarım da geçmek biraz zor görünüyor. 

Bu sene çok üretken geçmedi, ofis çok zamanımı aldı. Arada fırsat bulunca bir şeyler yapmaya,bir şeyler çizmeye çalışıyorum. Tabi kafamda bin tane fikir fing atıyor:))

Bilge' nin müzik öğretmeni birkaç derstir şikayet etmiyor. Hatta son ders "kız bugün iyiydi " dedi de hiç üstüme almamışım aptal aptal "hangi kız "diye sormuşum:))
Bu sene yaptıkları yazılı sonuçları karneye geçeceği için Bilge bir şaşkın. 90 aldım diye sevinirken ikinci yazılıdan 70 alınca ortalamasının 90 olması için son yazılıda 95 alması gerektiğini geç ve güç ve hatta üzüntüyle idrak etti:((( Sürekli ince hesaplar peşinde, yazık...

Yukarıdaki fotoğraflar ne alaka derseniz, anlatayım. İlk fotoda ki seramikleri Bilge boyadı, pek sevdi. Dört fincan daha var boyayacağı. Sonrasında fırınlayacağız. İkinci fotoğrafta benim killerle oynadık, ne zormuş kar tanesi yapmak, minik minik:)) Son foto küçülen kağıt denemelerimizden. Çok keyifli bir malzeme. Resmi çizip boyuyorsunuz, 170 derecede fırınlıyorsunuz yedi kat küçülüyor. Buruşup, kırışıyor sonra düzleşiyor. Yaka broşu, magnet, anahtarlık ya da istediğiniz her şeyi yapabilirsiniz.

Bu arada geçen hafta kar yağdı, onu da not düşeyim buraya. İlk kez kar yağarken şimşek çaktığını gördüm, korkutucuydu. Çatılarda tutan kar bir iki gün kaşımıza gözümüze rüzgarla doldu. Hava aralık ayında  Ankara için fazla iyi gidiyordu, sevindik neredeyse kar yağdı diye:)) (kar sevmeyen ben )

Neyse iyi haftalar olsun hepimize...




Yorumlar

  1. Ama ama ama..fincanlar çooook tatlı ya, bayıldım :)
    Hafta sonu senden gazı alıp kentpark nezihte aldım soluğu, küçülen kağıt diye ortalığı yıktım ama (:P) hiç duymadıklarını söylediler, bir de officestorelara soracağım :)
    kitap istatistiğin de harikaymış, benim sanırım 60lardadır saymadım henüz :(
    Bir gün görüşelim bence :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Esracım Edico marka karanfil metro çıkışında solda Galeri Ekin kırtasiye den alıyorum Gürozalitte de var yalniz orada biraz daha pahalı

      Sil
  2. Yok daha yıl sonuna var, geçersin sen 76'yı :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Handancım ben de kendime o gazı vedim ama hiç umutlu değilim:(((

      Sil
  3. Şu küçülen kağıt çalışması ilginçmiş hakikaten... İlk defa duyuyorum :)
    Kitap okuma hızın şahane...
    Bilde'de senin yolundan ilerliyorsanırım :) Ne güzel olmuş o fincanlar...
    Öpüyorum sizi

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şebnemcim küçülen kağıt süper bulursan dene derim:))
      Bu sene istediğim kadar okuyamadım:((
      Bilge' yle kitap konusu tam bir muamma ya çok okuyor ya hiç okumuyor:(( Okumadığı zamanlar pazarlık yapıyoruz her 50 sayfa okumasına 1 saat tablet oynayabilme gibi:)) biz de öptük

      Sil

Yorum Gönder