KOLYE UÇLARI YAPTIM...

Bilge dün akşamdan beri tam bir patlamaya hazır bomba kıvamında. Herşeye "hayır" diyor, herşeyi ağlayarak istiyor. Akşam uzun süredir tamirde olan dizüstü bilgisayarımı yapılınca eve götürme gafletinde bulundum. Kocayla yediler birbirlerini, ben pes edip yatak odasına kaçtım ve kitap okurken uyumuşum.Gece bir ara kalktım baktım herkes yerli yerinde, geri yattım. Sabah gene bıraktığı yerden uyandı hanımefendi. Keyfi olsun diye elbise bile giydirdim. Beni banyoda rimel sürerken yakaladı, tutturdu "bende istiyorum " diye. Ben de herzaman ki yöntem sürüyormuş gibi yaptım, ama tabi ruj sürmeye gelince bu yöntem başarısız kalıyor. Neyse hafif bir ruj sürdüm, ablam beğenmedi, bir kat daha geçirdi. Beğenmediğini anlatmak için ağlama yolunu seçtiği için, güya sürdüğümüz farın "ıslandığını" söyleyip gene sürmemi istedi. Bu böyle enaz 5-6 kez tekrarlandı. Vız vız ağlama eşiliğinde, bir türlü kurutamadık gözü. Tam evden çıkarken eldivenine parmağını yanlış soktuğu için ağlayınca, koca çığlığı bastı. (yazarken bile yoruldum) Ağlaya ağlaya indik aşağıya, yolda ağlamayı bırakıp bana dönüp" rujum duruyor mu?" dediğinde ben koptum zaten. Arkadaşlara dağıtılmak üzere baba marketten tofita alarak Bilge' nin gönlünü aldı ve selametle kreşe teslim ettik. Anne baba olmak demek, suçu hep kabullenmek demek, hep idare etmek demek...
Yorumlar
Yorum Gönder