Hafta başı


Cuma günü kısa süreli tatilimizden döndük. Zaten Antalya' da biz oradayken pek sevimsizdi. Cuma günü akşam eve gelince valizi açtım. Annemin doldurduğu, sebzeyi meyveyi boşalttım:)) Kıyamam bana avakado bile almış:)) Her şeyi yerleştirip attım kendimi yatağa, bebek gibi uyumuşum. Cumartesi Bilge' nin piyano dersi saatine kadar temizlik yaptım. Tabi ki fonda çamaşır makinesi ses eşliğinde. Koca balkondaki çiçekleri unutmuş, çiçekli olan pek boynu büküktü, sulayınca toparlandı. Kursa gittik, çıkışta hiç oyalanmadan eve döndük. Yemek faslının ardından Netfliks' te 2014 yapımı Annie
filmini izledik. Benim uykum kaçtı Doğu Ekspresinde Cinayet filmini de izleyip uyudum. Pazar günü her zamanki gibi geç kahvaltı yaptık. Öğleden sonra tiyatro biletimiz vardı. Koca bizi Büyük Tiyatro' ya bıraktı. Umut oyununu izlemeye çalıştık ve bir ilk oldu, perde arasında tiyatrodan kaçtık. Her izlediğim oyun bir öncekinden daha kötü oluyor. Bu akşam operaya gideceğiz, hâlâ umudum var:))
Bu sabah erkenden ofise geldik, işlerin daha çok biriktiğini düşünmüştüm ama çabucak halloldu. Kız kardeşle yaptığımız challengemızın son kitabına başladım. Bir yazarın ilk kitabı maddesine Mehmet Eroğlu' nun Issızlığın Ortası' nı düşünmüştüm, ona başladım. Kitap beklediğim gibi, su gibi akıyor.
Bilge tatilin yarısı bitti yeaaa diye dolaşıyor ortalıkta... Hadi ben kaçtım...


Yorumlar