29 Mayıs

 Mayıs ayını uğurlarken derin bir iç çekiyorum. Savaş haberleri, ölen insanlar, vahşet... Sokak hayvanları için çıkartılacak yeni yasa, daha bir sürü korkunç durumla ezilmiş, küçülmüş ve her an patalayacakmışım gibi dolaşıyorum etrafta. Rahat bir uyku çektiysem, burnum tıkanmadan uyandıysam o gün şahane başlıyor. Minimalist sevinçler bile vicdanıma dokunuyor çoğu zaman. Elimden geldiğince iyi gelene yönelmeye çalışıyorum. Bu hafta gözlerim baya toparlandı, darısı burnumun başına. 

Elena Medel' in Mucizeler kitabını okudum. İş Bankası Yayınları' nın Çağdaş Edebiyat Serisi' nin kitaplarını çıktıkça alıyorum. Zaten yeni bir seri. Ard arda okuduğum iki kitabı pek sevmeyince ara vermiştim. Okunacaklar arasında elime geçince, başladım okumaya. İspanya' da geçen üç kuşak kadının hikayesi. Gerçi büyükanne Maria ve torun Alicia' sın etrafında daha çok dönüyor anlatı. Bir taraftan kronoloji, göçmenler, kadın hareketleri, bir taraftan aile içindeki davranışlar ve hepsi harmanlanıp bana çok şiirsel gelen bir dille anlatılmış. Ben sevdim kitabı. 

Bugün yeni bir kitaba başlama zamanı...