HAFTANIN ENVANTERİ

Bu hafta benim için çok verimli sayılmazdı. Sanırım ruh halimden kaynaklandı... Bu sabah güneşli bir sabahtı ama şimdi bulutlandı etraf,anlayamadım iyi mi olacak kötümü. Sabah erkenden zıplayan Bilge, toplamış tüm oyuncaklarını "hayvanat bahçesinde müzik yapan velet" temasını işliyordu:))

Çerçeveyi Bilge boyamıştı, ben de çiçeklerini yaptım.Verniklemedim, bu hali daha çok hoşuma gitti. Bu arada "Bilge' nin teyzesi hala çerçeveleri bekliyoruz, haberin olsun".

Evet makaramla kardeş oldum, bir de mumlu ipliklerle. En kısa zamanda renk renk mumlu ip almaya gideceğim. Dün poliyester kumaştan yakma çiçek yapmaya kalktım, nerdeyse kendimi yakıyordum, yere atıp üstünde zıplamak suretiyle söndürdüm:)) Allah' tan Bilge görmedi...

Malzemelerim arasında bu parlak kurdelayı buldum, makara örgüsüyle ördüğüm mumlu iplikle birlikte saç örgüsü yaptım yine ve yine:)) Ucunu da yerleştirdim, kolaya kaçtım ama şık oldu diye düşünüyorum:)) Birşey daha yapıyorum, dün bütün gün onunla uğraştım ama bitmedi, haftaya bir posta inşallah. Bu belirsiz hava yüzünden hiç plan program yapmıyorum. Yarın kütüphane ziyeretimiz var. Sunay Akın' ın "Önce Çocuklar ve Kadınlar" kitabını biridim. Şairliğine hayran olduğum, sohbetini zevkle dinlediğim Sunay Akın' ın yazarlığına da hayran oldum. Kısa kısa öykülerle tarihimizde batan gemileri, insanların yaşadıklarını o güzel anlatımıyla sunuyor. Bu sunumda Cemal Süreyya' yı, Can Yücel' i, Nazım Hikmet'i ve daha pek çoklarını da anıyoruz birlikte. Gülcemal' den Titanic' e ardında Britannic'e ve Dumlupınar' a, Ertuğrul' a kadar pek çok hüzünlü batış hikayesi var kitapta. Herkese iyi hafta sonları diliyorum...

Yorumlar