20 Ocak

Mario Vargas LLosa ' nın Teke Şenliği benim için geç kalınmış, inanılmaz bir okuma oldu. Dominik'te otuz küsur yıllık Trujillo diktatörlüğü, olaylar örgüsü, suikast günü ve sonrası muazzam geçişlerle anlatılmış. Kelebekler Zamanı' da beni çok etkilemişti, Mirabal kardeşleri de anarak ve hala insanların yapabileceklerinin sınırına şaşırarak okudum. 
Bu hafta okumaya daha çok odaklandığım için Kumdan Yürek  bitmedi. Hafta sonu biter sanırım. Daha evvel okumadığım bir yazarı dinlemenin daha kolay olduğunu fark ettim. Kitabı bitirmeden yorum yapmak istemiyorum ama Nobel mevzusunu sahiden anlamış değilim.

 Sanırım yine pis tarafıma geldi Aftersun başına üç kez oturup kalktım, bitmek bilmedi. Niye izlemeye devam ettim sorusunun cevabı, bir şey mi kaçırıyorum sorusuydu. Neyse sevmedim.

Efes toparlandı derken antibiyotiği bitince sistik başa döndü. Tekrar bir kür daha antibiyotiğe başladı. Hepimiz de garip bir hal var, toparlanacağını biliyorum ama zaman alacak. Her gün bir poşet havlu, kıyafet ve örtüyle ofise  gelip, akşama evde bunları yıkıyorum. Bir köpeği bezlemek çok zor, Koca' yla bezlemenin 101 yolunu bulduk ama daha tam standart bir bezleme bulamadık. Dün akşam kıçında olan bez sabah kalktığında neredeyse başına çıkmıştı:)) Tesellim keyfinin yerinde olması. Kısırlaştırma operasyonundan sonra ufak bir yarası olmuştu, günde üç kez pansuman ve kremden sonra yayılmadan hallettik. 
Koca' nın da başına bu aralar gelmedik kalmadı, diz kapağında bir beze çıktı, ardından avuç içine matkap girdi. Zaten grip devam ediyordu, ben deseniz yine burun akıntısıyla uğraşıyorum. Aylardır geçmedi, geçmiyor. Bilge aramızda bir tek sağlıklı olanımız o da ergenlik belasıyla uğraşıyor çoğu zaman evlat olsa sevilmez kıvamında geziyor. Tabi ki kötü mesajlar vermiyoruz evrene, tabi ki buna da şükür ama daraldım vallahi...

Neyse iyi bakın kendinize.

Yorumlar