İNSAN NASIL ZORLANIR?

Pazar günü bahsettiğim ufak kazayla ilgili, çarpan "ben kusurluyum" diyip kabul etse de, eksper kusurlu olarak kocayı buldu. Kaskonun bitmesine de 3 gün kalmıştı. Şansın böylesi, hasarsızlık indirimi güme gitti böylelikle. Asıl komedi kapının değişimi için servis üç gün istiyor. Ticari araç olduğu için sigorta şirketi, bu üç günlük süre için bize araç vermiyor. Neden? Çünkü ticari ya , işimiz gücümüz aksasın diye. Bu kadar olur. Teminatlar arasında böyle bir seçenek bile yokmuş. Geçen seneki kasko bedeli 1,356,44-tl, zorunlu trafik sigortası ise 231,84-tl ne anladım şimdi bu kadar parayı verip, bu kadar basit bir hizmetten yararlanamama manıtğını. Üstelik dakikalarca telefonda bekletildim ve bu soruma cevap alamadım. "Burası Türkiye şaşırmamak lazım" cümlesini bir kez daha tekrarlıyorum, üzülerek. Ama çok da kızdım. Olaydan çok güya kurumsal gözüken ve müşteri ilşkileri bölümü olan yerlerde çalışan insanların,tamamen ikna kabiliyetinden yoksun olmalarına. Gerçi belki böyle bir yetenekleri vardır ama nedense hiç birisi bunu kullanmıyor. "Ama bu çok mantıksız" sözüme "mevzuat böyle" karşılığı ne kadar acı.
p.s: Yukardaki kolyemi geçen sene yapmıştım, çok severek kullanıyorum. Fotoğrafa bakıp yazıyı okuyunca pek bir "kel alaka" oldu, ama ne yapalım, olsun artık...

Yorumlar