23 Mayıs


 Cuma gününü de ekleyince üç gün evden çıkmadım. Hatta cuma günü akşam ki ders için yoga hocamı arayıp bugün bayram gelmiyorum dedim, O da ben de bayram yapayım diyerek dersi iptal etti:))

Evi tımar et, burnunu çek, göz yaşlarını sil, kitap oku, uyuya kal döngüsünde Efes'i çıkartmak dışında evde kaldım. İzlemek için niyetlendiğim her şey yarım kaldı. 
Meltem Gürle' nin Kırmızı Kazak kitabı o kadar güzel ki, çabuk bitmesin diye araya yeni bir kitap aldım. William Maxwell' in Hadi, Yarın Görüşürüz kitabı çok güzel başladı, sonra biraz karıştı. Haleti ruhiyemden midir bilemedim bu karmaşa hissi kitap bitene kadar sürdü. Cinayetle başlayan kurgu, annesini kaybeden bir çocuğun babasıyla ve üvey annesiyle ilişkilerine döndü (bu kısımlar çok güzeldi) sonra cinayet nerede kaldı derken, bu çocuğun ellili yaşlarında yarım yamalak hatırladığı bu cinayeti anlatmaya başlaması ve boşlukları doldurması, gerçekle kurgunun karışması derken kitap bitti. Belki daha sakin bir kafayla tekrar okunmalı bilemedim.

Sabah kahvaltı da Filiz Aygündüz'ün Kaç Zil Kaldı Örtmenim kitabını Zeynep Önen' den dinlemeye başladık. Ben kitabı daha evvel okumuştum. Zeynep Önen' in şahane seslendirmesiyle ayrı bir keyif verdi. Bizimkiler de bayıldı, sofraya daha erken oturuyorlar. 
Vassaf Gündüz' ün Annem Belkıs kitabını da ufak ufak okuyorum.

Hafta sonu da dahil hava günlerdir yağıyor, yağsın tabi toprak su bekler ama bu hafta yağmasaydı keşke, havanın grisi, ülkenin grisine karışıp üstüme üstüme geliyor. 

Neyse iyi bakın kendinize...

Yorumlar