12 Ocak

Akşam erkenden uyuyunca sabaha karşı uyandım. Past Lives filmini izledim. Çok hoş bir filmdi. 

Sabah Bilge sınavı olduğunu ve öğlen okula gideceğini söyledi. Bu  arada Ptt' den e devlet şifresi alması gerekiyordu, bari onu da aradan çıkartalım diyerek yola koyulduk. Hafiften kar yağmaya başladı. Postanede kimse yoktu, işimizi hemen hallettik. Bilge' nin göz çukurunun azıcık üzerinde bir yağ bezesi çıkmış, kurcalayıp duruyor. Dermatoloğa gösterdik, ben alırım bunu siz kayır yaptırın dedi. Küçücük şeye kocaman para ödedik. Neyse ağrısız sızısız halletmiş. O esnada Bilge' nin kimliğinin Ptt' de kaldığını fark ettik. Yemek yedik, o sınavına ben terapiye  dağıldık.

 Yazdan beridir düzenli terapiye gidiyorum. Önceleri ayda iki kezdi, iki aydır üç haftada bir görüşmeye başladık. Bambaşka bir tecrübe bu benim için, tüy gibi hafiflemiş olarak çıkıyorum terapistten. 

Çıkışta önce nergislerin kokusu geldi burnuma, sonra satıcıyı gördüm. Bir demet aldım, sonra kocaman bir sokak köpeğine denk geldim. Cebimde Efes'in ödül mamalarından vardı, bir parça uzattım anlamadı garibim. Başını uzattı elimin altına, sevdim biraz sonra koydum yanına mamaları , yemek aklına gelmiştir umarım:))

 

Kar yine ufak ufak yağmaya başlayınca bir taksiye bindim. Ptt' de durup kimliği aldım ve eve geldim. Yeşil çay demledim, nergisleri de vazoya yerleştirdim, azıcık dinleneyim...